Yılanlar, sürüngenler sınıfına ait olup, çoğalmak için yumurtlama yolunu kullanırlar. Dünya üzerinde yaklaşık 3000 civarında yılan türü bulunmaktadır ve bu türlerin bir kısmı, çiftleşmenin ardından yumurtalarını karınlarında taşır.

Yumurta içerisindeki yavru büyüdüğünde, canlı bir şekilde doğar. Özellikle boğa yılanları ve çıngıraklı yılanlar, yavrularını canlı doğurur. Bir kesenin içinde doğan yavrular, doğumdan sonra keseyi yırtarak dışarı çıkar. Yılanların yumurtaları, normal yumurtalardan farklıdır; aşırı derecede yumuşak olup, kabuğu ise deri biçimindedir.

Yılanlar, yumurtlayacakları zaman, yumurtalarına zarar gelmemesi için güvenli bir yer seçerler. Bu yer, genellikle bir ağacın içi veya toprağın altıdır. Yılanlar, yumurtalarını toprağı kazarak derine gömerler ve yumurta içerisindeki yavru, bu şekilde gelişimini tamamlar. Kobra yılanları, yumurtladıktan sonra kuluçkaya yatar ve yavrular yumurtadan çıkana kadar beklerler. Yumurtadan çıkan yavrular, kendi başlarının çaresine bakarak hayatta kalma mücadelesi verir.

Yılan yumurtası, dişi bir yılanın çiftleştikten yaklaşık 2 ay sonra yumurtlamasıyla oluşur. Yılan türlerine göre yumurta sayısı değişir ve bir dişi yılan, 5 ila 50 arasında yumurta yapabilir. Doğada pek çok canlının yumurtası yenilebilirken, yılan yumurtası kesinlikle yenmez. Yılanlar, yaklaşık 2-3 yaşına geldiklerinde cinsel olgunluğa erişirler. Yılan yavruları, yumurtadan çıktıkları zaman boyut olarak 4 ila 15 cm arasında değişir. Yeni doğan bir yılan yavrusu, çekirge veya sinek gibi küçük canlılarla beslenir. Doğan yılanların bir kısmı başka canlılara yem olurken, çok azı hayatta kalmayı başarabilir.

Yılan yumurtalarının yapısı ve korunma yöntemleri, farklı yılan türlerine göre değişiklik gösterebilir. Örneğin:

Yılanların yumurtlama ve çoğalma süreçleri, ekolojik denge ve biyolojik çeşitlilik açısından büyük öneme sahiptir. Bu süreçlerin doğru anlaşılması, yılanların koruma altına alınması ve türlerin devamlılığının sağlanması açısından kritik öneme sahiptir.